DEPREM VE ÇOCUK PSİKOLOJİSİ
Ülkemizde yadsınamaz bir gerçek olan DEPREM, erişkin, genç ve çocuklar için önemli ve ciddi bir travma oluşturabilmektedir. Özellikle deprem hadisesini anlamlandırmakta ve kavrayabilmekte çocuklar zorlanabilmektedir. Bu nedenle çocukluk çağında daha şiddetli tramvaya yol açabilmektedir.
•  Yalnız kalmak istememe

•  Tekrar deprem olacak endişesi,

•  Gece koruları

•  Tepkisellik

•  Uykuya dalamama

•  Sinirlilik
•  Kabus görme

•  Sık uyanma

•  Dikkat dağınıklığı

•  İştah kaybı

•  İçe kapanma

gibi yetişkin bireylerde de gözlenen benzer belirtiler sıklıkla çocuklarda da izlenir.

Bunların dışında çocuklar ve gençler yaşıtlarına özgü bazı belirtiler de ortaya çıkartabilirler.
•  Huysuzlanma ve mızmızlanma

•  Ebeveyne daha sık karşı gelme

•  Alt ıslatma

•  Kekeleme

•  Anne baba ile yatmak isteme

•  Okul başarısında düşme

•  Parmak emmeye ya da tırnak yemeye başlama

•  Arkadaşları ile sık kavga etme

gibi sorunlar deprem ya da diğer travmalardan sonra izlenebilir.

Bazı çocukların ise karın ağrısı, bulantı, kol bacak ağrısı, baş ağrısı gibi hekimlerce bedensel sebep gösterilemeyen yakınmaları dile getirdiği gözlenebilmektedir.  Kimi çocuk ve gençlerde ise yetişkinlere benzer şekilde suçluluk duyguları izlenebilmektedir. Depremin kendi yaptıkları yanlış bir davranış veya tutum sebebiyle ya da bu yanlış davranışa veya tutuma ceza olarak ortaya çıktığını düşünebildikleri gözlenmektedir. Böyle durumlarda sessizce ağlama, sürekli başı öne eğik dolaşma gibi davranışlar sergileyebilirler.

Deprem hadisesi sonrası içe kapanan, akran ve arkadaş çevresinden uzaklaşan çocuk veya geçleri eskisi gibi canlı, neşeli davranması için zorlayıcı eylemlere başvurulmaması gerekir. Böyle bir hadisenin sonrasında kendisini çevresinden ve akranlarından soyutlayan bir çocuk veya gence en iyi desteği ona yaklaşan, oyun için yanına çağıran, oyuncağını paylaşan başka bir akranı yapabilir.

Mümkün olduğunca çocuğun yaşıtları arasında ve eskiden ilgisini çeken ortamlarda bulunması sağlanmalı ancak ilişki kurması için zorlamaktan kaçınılmalıdır. Ebeveynlerinin korktuğunu ya da tedirgin olduğunu gören çocuk ve gençler paniğe kapılabilmektedir. Bu nedenle ebeveynlerin deprem karşısındaki tutumu son derece önemlidir. Onların her yorumu ve yapılan yorumlara verdikleri her tepkiyi çok küçük yaştaki çocuklar dahi dikkatle izlerler ve kendi dünyalarında ayrı bir yorum oluştururlar.   Kendisi paniğe kapılmış bir anne babanın korkan çocuklarına “korkma, yok bir şey” demesinin etkisi olmayacaktır. Ebeveyn karamsar ve üzüntülü ise çocuk olumsuz duygulara daha çabuk kapılır, daha kolay yıkılır. Çocuğun rahatlaması ancak anne babanın sakin davranabilmeleri, çocuğun yaşına uygun açıklama yapabilmeleri ve güven ortamı yaratabilmeleri ile olacaktır.

Deprem öncesi, sırası ve sonrasında neler yapılacağını şimdiden çocuklarınız ile oturup konuşabilir ve şimdiden olumsuz durumlar ile baş edebilme yeteneklerini geliştirebilirsiniz.

Uzm. Dr. Hilal Tuğba KILIÇ

Add Your Comment